Ana içeriğe atla

Ribozom -3 İçimdeki Ateş



Bilimkurgu-fantastik, gençlik ve tarih romanları yazarı Dr. İlker Selman'ın yeni ve çok sevilen bilimkurgu serisi RİBOZOM’un son cildi “İçimdeki Ateş” ile de yeni bir bilim serüveni soluk soluğa devam ediyor tüm sürprizleri ve şaşırtıcı gelişmeleriyle.

Profesör Can Işıklı, Deniz Bilimleri Enstitüsü’nün araştırma gemisi Fouling’le çıktığı Bodrum gezisinden sonra İstanbul’a dönmüş ve yeni öğretim yılına başlamıştı. 2027 yılının şubat ayında İstanbul’da düzenlenen bilim toplantısına Profesör Işıklı ev sahipliği yapıyordu. Uluslararası bilim hırsızlığı çetesesinin odak noktasında ise Profesör Can Işıklı’nın projeleri bulunuyordu. Alternatif enerjisi projesi, bilim insanlarıyla, bilim hırsızları arasında yapılacak son düello olacaktı.

Yiğit, akvaryumdaki canlıları merak etmeye başlamıştı. Ateş böceklerini işaret etti.

“Geminin her yerini ateş böcekleriyle mi dolduracağız?”

Can Bey güldü.

“Bu soruyu duymamış olayım! Tek bir ateş böceği olmadan aydınlatma gerçekleşecek. Mühim olan bu canlıların ışık saçma sistemlerinden yararlanmak. İşte benim yeni projem de bu amaca yönelik olacak. Ateş böcekleri gibi diğer akvaryumda yaşayan planktonlar da ışık saçan organizmalarla dolduruldu. Onların bu özelliklerinden yaralanarak yaptığım projede aydınlatmada rol oynayan enzim sistemleriyle birlikte kimyasal tepkimeleri oluşturan ortam hazırlandığında, birçok soruna karşı alternatif bir çözüm yolu bulunmuş olacak. Özellikle tünel ve maden çalışmalarında elektrik kaçaklarından oluşan grizu patlamaları gibi birçok kaza nedenine karşı önlemler alınmış olacak.”


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Telesezi

Tufan sık sık aynı kâbusla rüyalarından ter içinde uyanıyordu. Tekneden denize düşüyor ve denizin diplerinden gelen bir kadın kollarını ona doğru uzatıyordu. Peki bu kâbusun bir anlamı var mıydı? Araştırmalar sonucunda bugüne kadar rüyaların sadece geçmişte yaşanılanları hatırlattığını düşünen Tufan, elindeki verileri değerlendirip, beynin gizemli bir bölümünün gelecekle ilgili olasılıkları da hesaplayabileceği kanısına varacaktı. Dr. İlker Selman yeni romanı Telesezi’de okuru, insan psikolojisinin derin sularında yüzdürüyor. “Ne olduysa aniden oldu. Denizlerin Efendisi Poseidon, oğlu rüzgârların prensi Aiolos’la şakalaşırken, diğer mitoloji kahramanı Thor da onların eğlencesine yıldırım çakıp, yağmur dökerek eşlik ediyordu. Ege Denizi, süper kahramanların eğlencesine sahne olurken, oluşan fırtına tekneye güç anlar yaşatmaya başladı. Baba, güçlü kollarıyla teknenin yelkenlerini indirdiğinde, hemen karşısındaki ıssız adayı fark etti. Dümeni adacığın rüzgâr almayan tarafına yönelti

Tahta Kılıçlar

Masalsı bir ülke olan Açelya’nın şirin Kayın Köyü, komşu bölgelerin tehdidi altındadır. Odun çağıyla birlikte tüm ülkelerde, azalan insan nüfuzunu korumak amacıyla, bakır ve demirden oluşan ölümcül silahların kullanımı yasaklanmış, onun yerine tahta kılıçlar kullanılmaya başlanmıştır. Savaşı umursamayan halk, günlük yaşantılarına umutlarını kaybetmeden keyifle devam etmektedir. Absürt komedi romanı Tahta Kılıçlar ile Dr. İlker Selman, okuru fantastik bir yolculuğa çıkarıyor. Paralel evrende geçen bu kayıp zaman aralığında, insanoğlu her dönemde olduğu gibi yine benzer sorunlarla boğuşmaya devam ediyor. “Mancınık rampasından süratle fırlayan Yıldırım, yükseldiği son noktada kol ve bacaklarını açarak inişe geçti. Vücuduyla birlikte sırtından iki yana doğru açılan devasa yelken kanatları havayla dolunca, düşüş hızı oldukça azalan Yıldırım, derin bir nefes aldı. Yükselirken sıkıca kapattığı gözlerini açan delikanlı, ancak o zaman nerelerde uçtuğunu fark etti. Dev bir kartal gibi süzülürken

Dr. İlker Selman / Bilimkurgu Romanları