Ana içeriğe atla

Garip Kuşun Yuvası

 




“İki ev bir de şirin restoran yaptın mı her mevsim müşteri, bize gül gibi yeter. Evlerden biri sizin tabii, artık zevk için yemek yapacağız. Ben kasadayım, sen müşterilerle ilgileniyorsun.”

“Yaşa İlhan ağabey! Adı ne olacak?”

“Yine aynı tabii! Bodrum şubemizin adı da ’Garip Kuşun Yuvası’ olacak.”

 

Göl kenarında bir kasabada şirin bir motel. Garip Kuşun Yuvası. Büyük şehirden kaçıp motele sığınanlar ve bu kasabada sıkışık kalmış, uzaklara gitme hayalleri kuranlar…

İlçeye tayin olan öğretmenler Necla ve Ezgi, civarda avlanmaya gelen iki Karadenizli adam, bir turist ve herkesi tedirgin eden gizemli bir karıkoca.

Dolunay, gölü parlak gümüş mavisi bir renge dönüştürmüş, göz bebekleri büyüyen İlhan Bey’in aşk duygularını daha da kamçılamıştı. Bütün gün hayaller kurmuş, kafasında planlar yapmıştı. Yemek sonrası Necla’yla göl kıyısına yürüyecek, ay ışığı altında belki elini tutup kulağına ona duyduğu aşkı fısıldayacaktı.

Arkasına aldığı battaniyeyle havuz başındaki şezlonga uzandı. Hava serinlemiş, üstüne tatlı bir rehavet çökmüştü. Kalkıp yatağına gitmeye üşendi. Gözlerini kapatıp, Necla’nın gülen sevimli yüzünü şekillendirmeye çalıştı. Hayallerin buğulu görüntüsüyle baş başa kalmak, yüzünde anlamsız bir tebessüm oluşturmuştu.

 

Garip Kuşun Yuvası, İlker Selman’dan sıcacık bir roman.

 

 


 


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Bilimkurgu

            Denizler kıyılardan ayrılabilir mi hiç? İnsanlar da düşüncelerinden ayrılamaz. Kişinin ilgi sahasının yetenekleriyle örtüştürülmesi, düşüncelere yön verilmesi açısından büyük önem arz eder.     Bireyin yetenek sahası küçük yaşlarda tespit edilip, geliştirdiği taktirde hayal gücü o kadar çok verimli ürünler verebilir.     Eğitim sisteminde uygulanması gereken temel bilgiler ışığı altında çocuğun ilk öğretim yıllarında ortaya çıkarılan yetenek sahası sürekli olarak desteklendirilip, kurgu yeteneğinin geliştirilmesi gerekir. Bu konuda verilecek öğretimin yanı sıra eğitimin de ön planda tutulması gerekir.     Bir yapıtı gerçekleştirmek üzere yapılmış hazırlık, plan proje aşamasından bir sonraki adımın kurgu olduğunu söylemek hayal gücünün sınırlarını zorlayacak en güzel tanım olarak kabul edilebilir.     Bilimsel alanda var olan yetenek sahalarını geliştirip, ilgi alanların...

Telesezi

Tufan sık sık aynı kâbusla rüyalarından ter içinde uyanıyordu. Tekneden denize düşüyor ve denizin diplerinden gelen bir kadın kollarını ona doğru uzatıyordu. Peki bu kâbusun bir anlamı var mıydı? Araştırmalar sonucunda bugüne kadar rüyaların sadece geçmişte yaşanılanları hatırlattığını düşünen Tufan, elindeki verileri değerlendirip, beynin gizemli bir bölümünün gelecekle ilgili olasılıkları da hesaplayabileceği kanısına varacaktı. Dr. İlker Selman yeni romanı Telesezi’de okuru, insan psikolojisinin derin sularında yüzdürüyor. “Ne olduysa aniden oldu. Denizlerin Efendisi Poseidon, oğlu rüzgârların prensi Aiolos’la şakalaşırken, diğer mitoloji kahramanı Thor da onların eğlencesine yıldırım çakıp, yağmur dökerek eşlik ediyordu. Ege Denizi, süper kahramanların eğlencesine sahne olurken, oluşan fırtına tekneye güç anlar yaşatmaya başladı. Baba, güçlü kollarıyla teknenin yelkenlerini indirdiğinde, hemen karşısındaki ıssız adayı fark etti. Dümeni adacığın rüzgâr almayan tarafına yönelti...

Özlem

  “Siz de benim gibi en coşkulu gençlik evrenizi, dumanlı bir şehrin tozlu ve gürültülü sokaklarında, iç içe geçmiş karmaşık binaların, karanlık odalarında geçirseydiniz, şimdi benim yaptığım anlamsız davranışlara dudak bükmez, önyargılı davranıp kınamazdınız.   Yıllardır sadece düşlerimde canlandırdığım doğa aşkını, Karadeniz’in yeşile doymuş bu şirin ilçesinde tatmaya doyamıyorum. Doğa beni benden almış, dilediği gibi o yana bu yana sürükleyip duruyor. Yürümenin keyfine varan taylar misali zıplayıp, koşuyorum. Minnacık çocuklar gibi yuvarlanıyorum çimlerde. ‘Yaşamın anlamı bu’ diye haykırmak istiyorum evrende…”   1969 yazı. Batı Karadeniz’de küçük bir kasaba. Hayatı, aşkı ve doğayı tüm hücrelerinde özümseyen genç bir adam. ÖZLEM, İlker Selman’dan bir yaz romanı.